Köyde bir yaz akşamı, kapının önünde akan dere ve doğanın sesi teypte Şakiro'nun Emro Klamı, yanında bir demlik çay ve yıldızlar....
“Emro” – Şakiro’nun Kendi Dilinden Bir Aşk Hikâyesi
Ah ömrüm… Sabah olmuştu. Köydeki kızlar ve gelinler her sabah olduğu gibi nehir kenarına iniyordu. Önde güzeller vardı; ince belli, uzun saçlı, gülüşüyle sabahı aydınlatanlar. Arkadaysa yüzü sönük, neşesi eksik olanlar yürüyordu.
Benim gözümse yalnız bir kişideydi…
O kalabalığın içinde bir taneydi benim esmer yarim.
Ne öndeydi ne de arkada — tam ortadaydı.
Benim için… benim rezil yüreğimin hatrına…
Köyde herkes fısıldaşıyordu.
Hakkımda konuşuyorlardı.
Ama ben yemin etmiştim bir kez:
“Benim kalbim yalnız ona ait. Başkasına selam dahi etmem!”
Onu tarif edecek kelime yoktu.
Nazikti, kibardı… Murat Nehri gibi berrak,
Sine ve Sinek Dağları gibi heybetliydi.
Tıpkı baş ördeğin kanatlarını kardan silkeleyişi gibi,
O da güzelliğini acımasızca sergiliyordu.
Aman Acem yarim…
Sana olan sevgim Allah’ın adına bağlıydı.
Ben senin için ölüyor, ama senin ne hissettiğini bile bilmiyordum.
O sabah, Halep'e gitmek üzereydim.
Uzak… Çok uzak bir diyara.
Köyde horozlar öterken ben yola hazırlanıyordum.
Ama içim halsizdi.
Yataktan kalkamıyordum.
Ne dostum vardı ne yoldaşım.
Sahipsizdim.
Başım yastıkta, gözlerim yarı açık…
Uyku ile uyanıklık arasında bir rüya gördüm:
İki yaşlı kadın başımdaydı.
Biri kefenimi ölçüyor, diğeri kesiyordu…
Ölüm kapıdaydı.
Ama pencereye yöneldiğimde, onu gördüm.
Nazik yarim… Süphan Dağı’nın meşhur toz sürmesinden dirhem dirhem gözlerine sürüyordu.
Bir başkası için.
Ah dilberim…
Keşke bilseydim kimin için süsleniyordun…
Ben ölüyordum, sen ise belki yeni bir aşka hazırlanıyordun.
Aman Acem yarim, aman…
Ben seni Allah'ın hatrına sevmiştim.
Ama sen nasılsın, artık bilmiyorum…
***
Hayat, bazen en çok sevdiklerinin suskunluğunda yorar insanı.
Ve bazen bir bakış, bir başka için süslenmişse,
bir ömrün bedeli olur…
#dengbej #şakiro #haberimvan #şakiro #reels #keşfet #instagram #nostalji #köy #ses #kürtçe #doğa #nature #van
“Emro” – Şakiro’nun Kendi Dilinden Bir Aşk Hikâyesi
Ah ömrüm… Sabah olmuştu. Köydeki kızlar ve gelinler her sabah olduğu gibi nehir kenarına iniyordu. Önde güzeller vardı; ince belli, uzun saçlı, gülüşüyle sabahı aydınlatanlar. Arkadaysa yüzü sönük, neşesi eksik olanlar yürüyordu.
Benim gözümse yalnız bir kişideydi…
O kalabalığın içinde bir taneydi benim esmer yarim.
Ne öndeydi ne de arkada — tam ortadaydı.
Benim için… benim rezil yüreğimin hatrına…
Köyde herkes fısıldaşıyordu.
Hakkımda konuşuyorlardı.
Ama ben yemin etmiştim bir kez:
“Benim kalbim yalnız ona ait. Başkasına selam dahi etmem!”
Onu tarif edecek kelime yoktu.
Nazikti, kibardı… Murat Nehri gibi berrak,
Sine ve Sinek Dağları gibi heybetliydi.
Tıpkı baş ördeğin kanatlarını kardan silkeleyişi gibi,
O da güzelliğini acımasızca sergiliyordu.
Aman Acem yarim…
Sana olan sevgim Allah’ın adına bağlıydı.
Ben senin için ölüyor, ama senin ne hissettiğini bile bilmiyordum.
O sabah, Halep'e gitmek üzereydim.
Uzak… Çok uzak bir diyara.
Köyde horozlar öterken ben yola hazırlanıyordum.
Ama içim halsizdi.
Yataktan kalkamıyordum.
Ne dostum vardı ne yoldaşım.
Sahipsizdim.
Başım yastıkta, gözlerim yarı açık…
Uyku ile uyanıklık arasında bir rüya gördüm:
İki yaşlı kadın başımdaydı.
Biri kefenimi ölçüyor, diğeri kesiyordu…
Ölüm kapıdaydı.
Ama pencereye yöneldiğimde, onu gördüm.
Nazik yarim… Süphan Dağı’nın meşhur toz sürmesinden dirhem dirhem gözlerine sürüyordu.
Bir başkası için.
Ah dilberim…
Keşke bilseydim kimin için süsleniyordun…
Ben ölüyordum, sen ise belki yeni bir aşka hazırlanıyordun.
Aman Acem yarim, aman…
Ben seni Allah'ın hatrına sevmiştim.
Ama sen nasılsın, artık bilmiyorum…
***
Hayat, bazen en çok sevdiklerinin suskunluğunda yorar insanı.
Ve bazen bir bakış, bir başka için süslenmişse,
bir ömrün bedeli olur…
#dengbej #şakiro #haberimvan #şakiro #reels #keşfet #instagram #nostalji #köy #ses #kürtçe #doğa #nature #van
- Kategori
- Memleket

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.